Terör örgütünde 'örtülü savaş' Terör
örgütünün silah bırakması ve tasfiyesinin tartışıldığı bir dönemde,
Kandil'de yaşanan iç hesaplaşmanın Avrupa'daki yapılanmaya da sıçradığı
bildirildi. Terör örgütünün sözde Avrupa Sorumlusu Sabri Ok ile Rıza
Altun arasında ''iktidar savaşı yaşandığı'' kaydedildi.
Güvenlik kaynaklarından alınan bilgiye göre, Kandil'de, terör örgütü
üst düzey sorumlularından Murat Karayılan ve Fehman Hüseyin arasında
yaşanan ''liderlik/rant'' kavgasının, bu defa da Murat Karayılan'ın
talimatıyla Kandil'e çekilen, terör örgütünün eski Avrupa eski
sorumlusu Rıza Altun ile yeni sorumlusu Sabri Ok arasında yaşanmaya
başladığı belirtildi. Rıza Altun-Sabri Ok arasındaki süregelen kavganın son kurbanı
ise terör örgütünün Avrupa yapılanması sorumlularından ''Dorşin'' kod
adlı Zübeyde Ersöz oldu. Avrupa'da yaşanan iç hesaplaşmaya tepki
gösteren Zübeyde Ersöz'ün 11 arkadaşıyla PKK'dan ayrıldığı kaydedildi. Rıza Altun, ''zimmetine para geçirdiği, Avrupa'daki örgüt
kadrolarını Kandil aleyhine örgütleyerek örgüt içi hizipleşmeye neden
olduğu, örgüt politikasına aykırı hareket ettiği ve kendi geleceğini
garanti altına almak için gizli servislerle işbirliği yaptığı''
gerekçesiyle ''özeleştiri'' vermek üzere Kandil'e getirtilmiş ve
sorgulanmıştı. Rıza Altun'un yerine getirilen Sabri Ok, eski yöneticileri
görevden alarak, ''Asya Deniz'' kod adlı Canan Kurtyılmaz, ''Çukurcalı
Behzat'' kod adlı Nedim Seven ve ''Dorşin'' kod adlı Zübeyde Ersöz'den
oluşan ''üçlü yönetim'' oluşturdu. Ancak, Avrupa'da özellikle terör
örgütünün gençlik kadrosunda hala hakimiyeti bulunan Rıza Altun'un, bu
kadrolar aracılığıyla terörist Nedim Seven'in Fransa'daki
operasyonlarda yakalanarak cezaevine girmesinde etkin olduğu, böylece
hem kendisinden sonra oluşturulmaya çalışılan üçlü yönetimin
dağılmasını, hem de Nedim Seven'in örgütün aktif faaliyetlerinden
uzaklaşmasını sağladığı kaydedildi. Avrupa alanındaki karar mekanizmasındaki gizli etkisini
sürdüren Rıza Altun'un, üçlü yapının diğer ayağı olan ''Asya Deniz''
kod adlı Canan Kurtyılmaz üzerinde baskı oluşturduğu, sorumlu olduğu
kadrolar üzerinde otorite sağlayamayan Canan Kurtyılmaz'ın psikolojik
bunalıma girerek örgütten ayrılmak zorunda kaldığı belirtildi. Yerine gelen Sabri Ok'un otoritesini sarsmak için etkin
olduğu kadroları ''yolsuzluk, ahlak dışı ilişkiler, organize suç
eylemlerine katılım gibi faaliyetlere yönlendirdiği'' iddia edilen Rıza
Altun'un, gençlik yapılanmasındaki kadrolar aracılığıyla, son olarak
''Dorşin'' kod adlı Zübeyde Ersöz'ün, Sabri Ok'un sağ kolu olarak
tanınan ''Cemal'' kod adlı F.S. ile ''yoz ilişki'' dedikodularını
yaydırdığı öne sürüldü. Interpol tarafından kırmızı bültenle aranan Zübeyde Ersöz bu
olayların ardından 11 arkadaşıyla birlikte örgütten ayrıldı. Örgütün
merkez yönetiminin Ersöz'ü ''özeleştiri'' vermek üzere Kandil'e
çağrıldığı öne sürüldü. Rıza Altun'un Kandil'den Avrupa alanına yönelik
faaliyetlerinden büyük rahatsızlık duyan Sabri Ok'un, Altun'un Avrupa
alanındaki etkinliğini tamamen yok etmeye yönelik tasfiye başlattığı
iddia edildi.